Benden değilsen ağzınla kuş tut Benden olan yaşasın.
1 Mart 2014 Cumartesi
Benden değilsen ağzınla kuş tut Benden olan yaşasın. Ya benden olmayan ne yapsın ? Bu muydu Osmanlının kültürü ? Kıtalara hakim olan Osmanlının sırrını çözmek için gayret sarf edenlerin bu nüansı kaçırmaması gerekir. Osmanlı gayrimüslime bile ben Osmanlıyım ve bundan gurur duyuyorum dedirtmiştir. Boşnak, Mısırlı, Tunuslu , Cezayirli, Yunan, Bulgar… gibi onlarca devlet halkı ben Osmanlıyım demişlerdir. Neden ? Neden?… Osmanlı çalışana hakkını verirdi. Benden olan yaşasın gerisinden bana ne demezdi. Çalışan devletin en üst makamlarına gelirdi. Osmanlı adaletli idi. İslam adaleti emrediyordu. Bu şekilde onlarca neden sayabiliriz. Peki şimdi ne oluyor? Kendini devlet ve millet aşığı olarak göstermeye çalışan o kadar çok yanlış insan var ki. Kendilerine bir takım değerleri siper olarak kullanan insanlar dedikleri ve savundukları ile taban tabana çelişir duruma gelmiştir. Elbette bu durumdan ülke zarar görmektedir. O değerlere bağlı olan saf ve iyi niyetli insanlar istemeden ve bilmeden yanlışlar içinde çabalar duruma gelmiştir. Bir yerlerden telefonlar gelir: Bu adam bizden onu bir makamda değerlendirirseniz sevinirim denir. Bu makama layık mı ? değil mi ? Kimsenin umurunda değil. Benden olsun da çamurdan olsun mantığı ülkeyi bu hale getirmiştir. Bunda sorumluluğum yoktur diyene şaşmak lazım. İş ehline verilmemiştir. ’Bizim adamımızdır , boş ver yapar, en azından şundan bundan iyidir’ şeklinde ki savunmalar olayın vahametini göstermektedir. Bu tür zihniyetler nasıl ki devlet kademelerinde hüküm sürmek için her yolu deniyorsa , sivil toplum örgütlerinde de aynı yapıyı devam ettirmek isterler. Ellerini kollarını sivil toplum örgütlerine sokar dururlar. Ve böylece toplumun nefes aldığı bu kuruluşlar nefes borusunda bir tıkaç haline gelir. Bununla da yetinmezler ve bir diğer sivil toplum örgütünün mensuplarına baskı kurarlar. Onlar için çeşitlilik kabul edilemez bir durumdur. Ülkeyi yönetmeye talip olan zihniyetler bütün sivil toplum örgütlerine kucak açabilmelidir. Benim sivil toplum örgütlerim şunlar diyerek adres göstermek ne anlama gelmektedir? Ülkeyi yönetmeye talip olanlar büyük düşünebilmelidir ve herkesi kucaklayabilmelidir. Aksi halde kaos olur. Bu tür yaklaşımlar sivil toplum örgütlerinin kuruluş gayesine zıttır. Ve üretkenliğin önüne çekilen en büyük settir. Sivil toplum örgütleri objektiflik özelliğini kaybetmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının subjektif hale getirilmesi inanın büyük zulümdür ve büyük adaletsizliktir. ‘Benden değilsen ağzınla kuş tutsan da benim için önemli değil’ yaklaşımı Osmanlı mirasına da ters , milli değerlere de ters , manevi değerlere de ters. O halde böyle düşünenler bu değerlerin neresinde duruyorlar ? Bunun kararını halkımız versin.
Tuncay ALTUN (Genel Başkan) Anayurt Köşe Yazısı 1 Mart 2014